30 Ocak 2012 Pazartesi

Beyaz Örtülü Romantizm...

Dün gece başlayan yoğun kar yağışı nedeniyle İstanbul, bembeyaz bir örtüyle kaplandı.Kimileri için tam bir trafik çilesi haline dönüşen, kimileri için ise iş yerine ulaşamadığı için bir gün fazladan tatil ve bazısı için sokaklarda çılgınca kara bürünmek, evsizler için ölüme direnmek ve kimisi için de romantizmin tam zamanı, benim için de dinlenmek ve düşünmek için bir fırsattı.


Balkonda kahvemi yudumlarken yağan kar yağışı beni öyle yerlere götürdü ki...Çocukken daha kar yağmaya başlayıp da arabaların üzerinde birazcık birikse, hemen bütün apartmanı aşağı toplardık, kar topu oynamak için.:) Bütün gün bizi görüp aşağı inen apartman sakinleriyle, git gide kalabalıkşan bir grupta hayatımda hiç eğlenmediğim kadar eğlenirdim.Akşam oldu mu herkes evlerine çekilir, biraz ısınır ve dinlenirdi.Ama kar maceramız son bulmaz, hepimizin babaları toplanır marketin yolunu tutarlardı.Amaç, karın üzerinde mangalda sucuk ekmek partisi...Gecenin ayazında, apartmanın bahçesinde üşümesine rağmen hoş sohbetinden, güleryüzünden hiçbir şey kaybetmeyen komşular bir tarafta; hala kar topu oynamak derdinde olan biz çocuklar sokağın her bir köşesinde; bahçeye inemeyen amcalarımız ve teyzelerimiz ise evlerinde pencere kenarından bizleri seyrederlerdi.O zamanlar çocuk olmak, kardan adamlar yapmak, karların içinde yuvarlanmak, üşümek nedir bilmeden kendimizce bulduğumuz malzemelerden kızaklar yapıp üzerinde kaymak ve daha bir dolu güzel şey...
Sonraları büyüyüp hayatıma "aşk"ı alınca, karın yağışı romantik yürüyüşlere yada kavga sonrası kozları paylaşmak için yapılan yürüyüşlere dönüştü.Edirne'de kaldığım kız apartından, beni, böyle yoğun kar yağışı olan bir günde alan erkek arkadaşımla, sebep neydi hiç hatırlamıyorum ama bir konuyu tartışırken resmen ben kardan kadın, o da kardan adama dönmüştü.Bir de tartışmanın en cafcaflı esnasında kafamdaki karları temizlemesiyle nasıl bir romantizm yaşandığını siz düşünün...:))
İşte tam bunları düşürken ve gülümserken kendi kendime, apartmanın bahçesinde birinin karın içinde debelendiğini gördüm.Veee biraz izleyince ne yapmak istediğini anlamıştım.Sizlerle de bu büyük aşkı paylaşmak istedim.Apartmana yeni taşındığımız için kimseyi tanımamakla birlikte, bir rivayete göre yeni evli çiftler ama diğer bir rivayete göre de yeni bebekleri olan bir çift Hasan ve Neslihan...:) Bakın Hasan Bey'in eşine yaptığı büyük jeste...

"Vay bee ne aşklar var, adam üşenmeden giyinmiş inmiş ve eşini mutlu etmek adına nasıl da uğraşıyor." diye düşünmekten kendimi alamadım.
 Vee ben de kendimi sokaklara attım.:))))

Tıpkı veletken annemin beni boğarcasına sarmaladığı gibi sarındım malesef...O kadar soğuk ki ve ben de daha yeni bronşit atlatmış biri olarak, lahana gibi sarınmayı hakettim sanırım...:(
Ama şunu anladım; kar topu oynamak da, karların içinde koşup debelenmek de küçükken çok güzel ve eğlenceli...Şimdi yürüyemiyorum bile, değil kar topu oynamak...:)))
Yağışlar bitene kadar, kar maceralarım sürecektir...Sizlerle paylaşacağım daha bir çok şey olacağına eminim.:)


2 yorum:

  1. Gerçekten güzel bir jest olmuş. Umarım sende değer ve kıymetini bilecek biriyle mutlu olursun canım.

    YanıtlaSil
  2. Bence de çok hoş bir jestti.Allah herkese böylesini nasip etsin diyelim ozaman :)))

    YanıtlaSil