9 Aralık 2011 Cuma

"Kadınım söyle, sen mutlu oldun mu?"

Havaların iyice soğumasıyla evde geçirilen vakitlerde artmaya başladı malum...Tam müziğimi açmış yeşilçayımı yudumlarken düşündüm de, nelerle mutlu oluyoruz?Ne yada hangi durumlar bizi mutsuz edebiliyor?O kadar anlık geçişlerimiz var ki bir an mutluyken, hemen sonrasında mutsuz olabiliyoruz.
Peki bir kadının mutlu olmasının yolu nereden geçiyor?Mutluluk genimizde eksik olan ne?Ne yapmalıyız?Yoksa bunu biz mi istiyoruz?İşte burada asıl sorun ortaya çıkıyor.Biz ne istiyoruz? :)
Mutsuz kadınların sayısı gün geçtikçe artıyor.Yapılan araştırmalar başarı, aşk, kariyer, çoluk çocuk arasında sıkışan kadınların mutsuzluğunun giderek arttığını gösteriyor.Sonuçta da, etrafta kafası bi'dünya, midesi antidepresanlarla dolu bir sürü kadın görmek mümkün malesef...
Aslına bakarsanız mutlu olmak için neden çok, ama herşey hayatın içinde saklı.Öyle ekstradan birşey yapmayada gerek yok yani.
Önceleri hep saçma gelen "küçük şeylerden mutlu olmayı bilmek lazım." lafını hatırlatmak istiyorum size.Şimdi düşününce hayat koşturmacasının içinde aslında bu "küçük şeyler"e gayette ihtiyacımız oluyor.
Geçenlerde Elizabeth Gilberth'in bestseller romanı; "Eat, Pray, Love / Ye, Dua Et, Seviş" geçti elime.Bunca ders yoğunluğunun arasında biraz kitabı karıştırma fırsatım oldu ve sizlerle de paylaşmak istedim.
Yazar, romanda öyle afilli cümlelere sığınmamış.Kadınların kendilerini kolaylıkla depresyona sürüklediklerinden bahseden yazar, dişil ruhların çözülebilmesi zor varlıklar oldunun altını çiziyor.Kaldı ki yazarımızda bir kadın...Ona göre, hayatı kolaylaştırmak için adımlarımızı biraz daha sıklaştırmalı ve özgüvenimizi en üst düzeyde tutmamız gerekiyor.

Herşeyin, kadının isteğine bağlı olarak gerçekleşeceği üzerinde duran Gilberth, modern kadının çalışmak, çocuk yapmak ve kadın olmak gibi stres faktörü yüksek bir "şeytan üçgeni"nde sıkışıp kaldığını söylüyor.Ve bunları aşmanın yolunun da yine kadında bittiğini vurguluyor.
Peki gerçekten "iyi yemek, dua etmek ve sevişmek" mutluluk için geçerli üç neden mi?
Gilberth gibi düşünen, "Find Your Strongest Life" isimli kitabın yazarı Marcus Buckingham, kadınların mutlu olup olmamaya "karar verdiklerini" söylüyor.Yani bu onlar için seçimden başka bir şey değil.Yazar, kadınların mutluluğa yada mutsuzluğa şartlandığını ifade ederek, "Zengin olmak yada fakir olmak, çocuklu olmak yada çocuksuz olmak; bunlar mutluluğun çerçevesini çizmiyor.Kadın mutlu olmak isterse oluyor, tamamen keyfi bir şey yani..." açıklamasında bulunmuş.
Yani bir kadını mutlu etmek hem çok kolay hem de çok zor...Bu durumda erkeklerin zamanlamayı iyi kollayıp, kadının mutluluğu aradığı anları yakalaması gerekiyor.
Yoksa ne kadar yerse yesin, isterse dua etmekten arşa ersin yada sevişsin; kadın istemedikten sonrası boş malesef... :))

1 yorum:

  1. kadın isterse yani neler olur neler bencede herşey insanın kendinde bitiyor :)) çok güzel bir yazı emeğine sağlık

    YanıtlaSil