27 Aralık 2011 Salı

Batıl Evlilik İnançları :)

Evliliğe karar vermekle bitmiyor her şey malesef...Bir çok toplumun kendine has adetleri, gelenek-görenekleri olduğu gibi, kimi zaman korkudan kimi zaman da çaresizlikten ortaya çıkmış olan yığınla "batıl inanç"ı da vardır.Sizler için küçük bir araştırma yaptım ve eminim okurken çok eğleneceğiniz bir sürü batıl inanç öğrendim.:)
  • Nikah kıyılırken ayağa basma herkesin bildiği bir ritüel.Ayağa basanın, evde hükmünün olduğuna inanılıyor.
  • Evlenen çifte pirinç atma geleneği bereket, bolluk anlamında düşünülse de son zamanlarda yerini kağıt konfetilere bırakmış durumda.
  • Bazı toplumlarda nişanlısı, gelinin anne babasına bir süre hizmet etmekle hükümlüdür.Yoksa evlilik geçerli değildir.
  • Ev sahibinin kendisinin, düğün gününün akşamüstünde hapşırmasının şans getirdiğine inanılıyor.
  • Eski Yunan'da kız, evliliğin tasdik edilmesi için çocukluk oyuncaklarını Tanrıya sunarlarmış.
  • Bulgar Dağı Yörüklerinde nişanlanacak erkek, kız evine geldiğinde kızın kardeşleri tarafından evlilik barış içinde ve uğurlu olsun diye bir güzel dövülürmüş.:)
  • Düğüne çağrılan davetlilerin toplamının çift sayıda olması evliliğe şans getiriyormuş; hep tek sayıların şans getirdiğine inanılsa bile...
  • Meksika'da gelin düğün gününde inci takarsa, evliliği süresini ağlayarak geçireceğine inanılıyormuş; çünkü inci, gözyaşlarını temsil ediyormuş.
  • Tayvan'da bir kadının ikiden fazla kez nedime olmasının kötü şans getirdiğine inanılıyor.
  • Bazı bölgelerde ise gelinlerin yanlarında parçalayarak sağa sola saçmak üzere bir ekmek bulundurmaları gerekiyor.Bu parçalara insanların dokunması yasak.Fakat kuşlar tarafından rağbet görürse, bunun gelecek için ona mutluluk vaat ettiğine inanılır.
  • Japonya'da gelin de damat da evliliklerinin mutlu ve uzun süreli devam etmesini istedikleri sürece mor renkte kıyafetler giyiyorlarmış.Sanırım en renkli batıl inanç bu.:)
Daha bir çok böyle tuhaf batıl inanç var tabii ki...Ama en ilginçlerinden derleme olarak bunları sizlerle paylaşmak istedim.Ve içimden keşke Bulgar Dağı Yörüklerinden biri olsam diye geçirmeden de edemedim malesef...:)))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder